Türkiye’de demokrasi tırmanan emperyalist savaşın ve artan toplumsal eşitsizliğin basıncı altında sendelerken, küresel boyutlarda bir devrimci kriz gelişiyor. Kritik sorun, devrimci bir siyasi perspektifin ve önderliğin geliştirilmesidir.
Emperyalist savaşların kurbanları olan sığınmacıların ve göçmen işçilerin demokratik haklarının savunusu, savaşa ve onu doğuran kapitalist sisteme karşı mücadeleden ayrılamaz. Bu, Ortadoğu gibi ezilen bölgelerdeki ve emperyalist merkezlerdeki işçileri savaşa karşı uluslararası sosyalist bir hareket içinde birleştirme mücadelesidir.
•Sosyalist Eşitlik Grubu
Sosyalist Eşitlik Grubu’nun yerel seçimler üzerine açıklaması
SEG, sahte solun, burjuva devlet aygıtının bir parçası olan yerel yönetimleri kazanarak kitlelerin koşullarının iyileştirilebileceği yanılsamasını yaymasını şiddetle reddetmektedir. Türkiye’de ve dünya genelinde, emekçi kitlelerin karşı karşıya olduğu temel sorunlar, egemen sınıfın servetine ve iktidarına cepheden bir saldırı yapılmaksızın ve iktidar işçi sınıfına aktarılmaksızın çözülemez.
Sosyalist Eşitlik Grubu ve Toplumsal Eşitlik İçin Uluslararası Gençlik ve Öğrenciler, 3 Aralık Pazar günü İstanbul’da “İsrail’in Gazze’deki Soykırımını Durduralım!” başlıklı bir toplantı düzenliyor.
Sahte solun dayattığı çıkmazı reddetmek ve uluslararası sosyalizm uğruna mücadele etmek isteyen işçiler ve gençler, DEUK’un Türkiye şubesi olarak Sosyalist Eşitlik Partisi’nin inşasına katılmalıdır.
•Sosyalist Eşitlik Grubu
Sosyalist Eşitlik Grubu’nun seçimler üzerine açıklaması
Sosyalist Eşitlik Grubu, mevcut siyasi krizin çok keskin bir ifadesi olan cumhurbaşkanlığı ve milletvekili seçimlerinde işçi sınıfını temsil eden hiçbir ilerici alternatifin olmadığını açıklamakta ve hiçbir adaya destek vermemektedir. Bu seçimlere katılan partilerin hiçbiri, en sınırlı biçimde bile olsa, işçi sınıfının çıkarlarını savunmamaktadır.
Yıkıcı sonuçları önlenebilecek olan deprem felaketi on binlerce insanın ölümüne neden olurken, gerçek suçluları gizlemek ve kamuoyunda artan öfkeyi saptırmak için bir kampanya geliştiriliyor.
1990’lı yılların ikinci yarısında Ankara’da üniversite öğrencisi olduğu dönemde Troçkizmle tanışan Deniz yoldaş, Sosyalist Eşitlik Grubu’nun önceli grupta yer almış ve Dördüncü Enternasyonal’in Türkiye şubesinin kurulması hedefini her zaman desteklemişti.
Emek ve Özgürlük İttifakı’nı oluşturan partilerin sicili ve ilan ettikleri deklarasyon, bu ittifakın ana burjuva muhalefet Cumhuriyet Halk Partisi önderliğindeki Millet İttifakı’nın bir sözde “sol” uzantısı olduğunu açıkça ortaya koymaktadır.
Yanlış adlandırılmış SGB’nin temel işlevi, yükselen toplumsal muhalefeti “sol” adına kapitalizmin güvenli kanallarına yönlendirmeye ve gerçekten devrimci sosyalist bir işçi sınıfı alternatifinin gelişimini engellemeye çalışmaktır.
Bu, Halil yoldaşı kaybetmemizin ardından onun anısına kaleme alınan yazıların yanı sıra 2007 yılından sonra kendisi ve grubu adına yazdığı seçme yazıların yer aldığı kitabın önsözüdür.
Bu grev hareketini destekleyen Sosyalist Eşitlik Grubu, tüm işçileri ve gençleri, uluslararası işçi sınıfının bağımsız bir siyasi ve toplumsal hareketinin geliştirilmesi için gerekli dersleri çıkarmaya çağırır.
Dördüncü Enternasyonal’in Uluslararası Komitesi ile siyasi dayanışma içinde bulunan Sosyalist Eşitlik Grubu, öğretmenleri, velileri, gençleri ve işçileri okulların açılmasına karşı çıkmaya çağırır.