Steve Long yarım yüzyılı aşkın bir süredir Troçkist hareketin üyesidir. Profesör Aidan Beatty’nin Gerry Healy’yi şeytanlaştırmasına verdiği yanıt özellikle önemlidir çünkü Long yoldaş, Dördüncü Enternasyonal’in Uluslararası Komitesi’nin Healy ve İşçilerin Devrimci Partisi (WRP) tarafından Troçkist ilkelere ihanet edilmesine karşı verdiği siyasi mücadeleyi destekleyen WRP üyeleri arasındaydı.
***
Aidan Beatty, Gerry Healy, David North yoldaş ve Troçkizm aleyhine yazdığı ve açıkça Amerika’nın Demokratik Sosyalistleri (DSA) içindeki yeminli Troçkizm karşıtları ve Siyonist güçler tarafından beslenmiş rezil saldırı kitabında, Healy’yi, diğer iftiralarla birlikte, “berbat bir konuşmacı” olarak tanımlayarak karalamış. Gerçeklerden bu kadar uzak başka bir tanımlama olamaz.
Gerry Healy’yi ilk kez dinlediğim konuşmayı çok iyi hatırlıyorum. Okuldan 18 yaşında ayrıldıktan sonra, kapitalist sistemin adil olmadığı, sürdürülemez olduğu ve acilen daha iyi bir sistemle değiştirilmesi gerektiği yönündeki görüşlerimi yansıtacak bir siyasi örgüt arıyordum. Reformist İşçi Partisi ile herhangi bir ilişkim söz konusu değildi ve 1970 yılında Londra’nın Kensington ilçesinde faaliyet gösteren Genç Sosyalistler şubesine katıldım.
Katıldığım ilk etkinliklerden biri, Genç Sosyalistlerin üst örgütü olan Sosyalist İşçi Birliği (SLL) tarafından Londra’nın merkezinde düzenlenen bir toplantıydı. Toplantı salonuna arka taraftan girdim. Katılım oldukça yüksekti ve sandalyeler yoktu; dinleyiciler ayaktaydı. Derler ya, iğne atsan yere düşmezdi. Konuşmacıyı ne görebiliyor ne de duyabiliyordum ve ön tarafa yaklaşmak için kalabalığın arasından geçmek yapmak zorunda kaldım. Daha sonra kısa boylu, geniş omuzlu, beyaz gömlekli, gözlüklü ve kel bir adamın giderek yükselen ve netleşen bir sesle konuştuğunu gördüm. Bu, Gerry Healy’nin konuşmasını dinlediğim bu tür çok sayıda etkinlikten biriydi.
Bu tür toplantıların başlangıcında dinleyicilerin sessizliği, konuşmacıyı duymak için gereken ilk çabadan kaynaklanıyordu. Healy’nin konuşmaları boyunca süren sessizlik, Healy’nin Britanya’da ve uluslararası alanda işçilerin karşı karşıya olduğu ve ancak 1917’de Rusya’da gerçekleşen ilk başarılı sosyalist devrimden çıkarılan dersler temelinde uluslararası bir partinin inşası yoluyla çözülebilecek olan siyasi durumu ve krizi net ve soğukkanlı bir şekilde tarif ettiği sırada dinleyicilerin gösterdiği yoğun ilgi ve takdiri yansıtıyordu.
Bu toplantıdan birkaç hafta sonra, Shepherd’s Bush adlı işçi sınıfı semtinde SLL’nin gazetesi Workers Press’in toplu satışına katılmam istendi. Yaklaşık bir düzine üye Cumartesi sabahı ana caddede gazeteyi satmak için toplanmıştı. Toplu satışın nedeni, birkaç hafta önce bir SLL üyesinin Stalinist Britanya Komünist Partisi üyesi tarafından bıçaklanmasının ardından açık çalışma sırasında üyelerin güvenliğini sağlamaktı.
Partideki daha genç yoldaşlar bu gerçeğin tam olarak farkında olmayabilirler fakat İkinci Dünya Savaşı sonrası dönemin büyük bölümünde Stalinistlerin ve diğer Troçkizm düşmanlarının fiziksel saldırıları ve provokasyonları gündelik bir olaydı. Healy ve SLL’nin diğer liderleri, bu tür provokasyonlara rağmen, gezegendeki en eski ve en iyi örgütlenmiş burjuvazilerden birine sahip bir ülkede sosyalizmi kurmanın mümkün olduğu konusunda kararlılık yaydılar ve güven aşıladılar.
David North, Beatty’nin kitabı üzerine yazdığı mükemmel incelemesinde Trevor Griffiths’in The Party adlı oyununa atıfta bulunuyor. 1973 yılında Londra West End’de, Healy rolünü oynayan Britanya’nın önde gelen aktörü Laurence Olivier’in olağanüstü performansını izleme ayrıcalığına ve zevkine sahip oldum. Solcu yönetmen ve yapımcı Tony Garnett oyunun arka planına ilişkin bazı bilgiler veriyordu.
Yazar Stephen Lacey, yönetmenin çalışmaları üzerine yazdığı kitapta, Garnett’in altmışlı yılların sonu ve yetmişli yılların başında nasıl çalıştığını anlatır:
Cuma geceleri düzenli açık toplantılar için kendisinin aynı zamanda yaşadığı ofislerinde bir oda sunmuştu. Garnett’in açıkladığı gibi: “Düzenli toplantılar yapacağımızı ve özellikle İşçi Partisi’nin solunda yer alan konuşmacıları davet edeceğimizi söyledim, herkes gelebilir ve ben sadece birkaç içki ısmarlarım ... IMG’den [Uluslararası Marksist Grup] rica ettik ve Tarık [Ali] bir ya da iki kez geldi - her türden insan geldi ... Ronnie Lang oradaydı [R.D. Laing, radikal psikoterapist], Ken Tynan gelirdi.”
Aynı dönemde Garnett, Ken Loach ve yazar Jim Allen ile birlikte The Big Flame üzerinde çalışıyordu. Garnett, alışılagelmiş kapsamlı araştırma yöntemlerinin bir parçası olarak, küçük bir Troçkist siyasi grup olan İşçilerin Devrimci Partisi (WRP) lideri Gerry Healy ile tanıştırıldı. Bir süre sonra Healy de toplantılara gelmeye başladı ve Garnett’in hatırladığına göre kısa süre içinde toplantıyı devraldı: “[Üç ya da dört hafta sonra] [Healy] duruma tamamen hakim olmuş ve diğer siyasi unsurları aşağı yukarı uzaklaştırmıştı ve birçok insanı büyüleyerek oturumu yönetiyordu - ve sonra bu toplantılardan üye toplamaya başladı”. (s. 76, Tony Garnett, Stephen Lacey - Manchester University Press, 2007)
Healy, gücünün zirvesindeyken, son derece karmaşık siyasi süreçleri ağırlıklı olarak işçi sınıfından oluşan bir kitleye aktarabilen olağanüstü bir konuşmacı, siyasi lider ve yazardı. Kendi kişisel nitelikleri, siyasi tehditler karşısındaki korkusuzluğu, partiye olan siyasi bağlılığın siyasi pratiğe dönüştürülmesi gerektiği konusundaki ısrarı, işçi sınıfı içindeki konumunu sağlamlaştırmasına katkıda bulundu. Aynı zamanda, otuz yıl boyunca Stalinizme ve Pabloculuğa karşı mücadelede Marksist ilkelerin ve enternasyonalizmin savunulmasında ve ilerletilmesinde olağanüstü bir rol oynamış olan bir önderliğin parçasıydı. Gerry Healy’nin başarıları ancak bu temelde gerçekten ölçülebilir.
Aidan Beatty, devrimci Marksizme karşı duyduğu patolojik nefretle bu tarihin üzerini örtmeye çalışmaktadır. Healy ve İşçilerin Devrimci Partisi’nin diğer liderlerinin daha sonraki yozlaşması, ancak hareketin üzerindeki muazzam siyasi basınçlar bağlamında anlaşılabilir. Bu siyasi basınçlar, 1985 yılında WRP ile yaşanan bölünmenin ardından Uluslararası Komite önderliği tarafından kapsamlı bir şekilde analiz edilmiş ve çağdaş devrimci Marksizmin, yani Troçkizmin gerçek bir rönesansının temelini oluşturmuştur.
Sosyalizm mücadelesinde yerini alan işçiler, gençler ve entelektüeller bu tarihi incelemeli ve Beatty’nin zavallı yeni kitabına kuşkusuz hak ettiği küçümsemeyle yaklaşmalıdır.