Fransa Başbakanı Michel Barnier’nin azınlık hükümeti çöküşün eşiğinde. Sosyal harcamaları kısarak on milyarlarca avroyu ordu ve polise aktaran 2025 bütçesi için parlamentoda çoğunluğu sağlayamaması, demokratik meşruiyetten yoksun olduğunu ortaya koyuyor. Elabe’nin yaptığı bir ankete göre Fransız halkının çoğunluğu hükümetin düşmesini, üçte ikisi de Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un istifa etmesini istiyor.
Macron-Barnier hükümetine karşı harekete geçirilmesi gereken güç, işçi sınıfıdır. Kemer sıkma, Rusya ile savaş ve İsrail’in Gazze’deki soykırımına destek politikaları karşısında ezici bir halk muhalefeti var. Bu muhalefet, hem Barnier hem de Macron’u devirmeyi amaçlayan bir grev ve protesto hareketinin hazırlanması ve başlatılmasında ifadesini bulmalıdır.
İşçiler ve gençler böyle bir mücadelenin örgütlenmesini Jean-Luc Mélenchon’un Yeni Halk Cephesi’ne (NFP) ve onun sendika bürokrasilerindeki müttefiklerine bırakamazlar. Macron’un 7 Temmuz seçimlerinden sonra Barnier hükümetini kurmasında belirleyici rol oynayan NFP, Ulusal Meclis’te Barnier hakkında gensoru oylaması yaparak onu düşürmekle tehdit etti. Marine Le Pen’in aşırı sağcı Ulusal Cephe’sinin (RN) bu hafta pozisyonunu Barnier’e karşı olacak şekilde değiştirmesinin ardından, böyle bir gensoru önergesi kabul edilebilir ve Barnier hükümeti gelecek hafta düşebilir.
Ancak Mélenchon, işçileri Barnier’nin düşüşünün getireceği siyasi görevlere hazırlamıyor, aksine onları uyutmaya çalışıyor. Seçmenlerini NATO’nun Rusya’yı nükleer savaş tehlikesi yaratan bombardımanlarına ya da Fransa’nın Ukrayna’ya kara müdahalesi planlarına karşı harekete geçirmiyor. Trump’ın küresel ticaret savaşı, milyonlarca göçmenin sınır dışı edilmesi ve sosyal programlara yönelik trilyonlarca dolarlık saldırılardan oluşan faşist programının işçilere yönelik küresel bir sınıf savaşı ilanı olduğu konusunda da uyarıda bulunmuyor.
Mélenchon, işçi sınıfının karşı saldırısını başlatmak yerine, Barnier’nin düşüşünün, Rusya ile barış sağlanması ve Mélenchon’un Boyun Eğmeyen Fransa (LFI) partisi tarafından desteklenen bir hükümetin kurulması yoluyla bu sorunları ulusal bir temelde çözeceğini iddia ediyor. Mélenchon, Barnier’nin 2025 bütçesinin Meclis’te görüşülmesi sırasında verilecek bir gensoru önergesiyle düşeceğini iddia etti. Bununla birlikte Mélenchon, yaklaşan hükümet görüşmelerinde LFI destekli Maliye Bakanlığı bürokratı Lucie Castets’i başbakan olarak destekleme perspektifini öne sürüyor:
Michel Barnier hükümeti 15-21 Aralık tarihleri arasında düşecek. Devlet başkanı [yani Macron] ayrılmaya karar verene kadar, mesele yeni hükümet başkanını seçmek olacaktır. LFI için Lucie Castets bu pozisyon için adayımızdır ve öyle de kalacaktır.
Mélenchon ayrıca Washington ve Londra’nın Ukrayna rejimine Rusya’yı bombalaması için füze verme kararını, Moskova ile öngördüğü hızla yaklaşan barış görüşmelerini sekteye uğrattığı için eleştirdi:
Rusya’nın derinliklerine atılan iki füze durduruldu. Bu topyekûn savaşa doğru atılmış büyük bir adımdır. Ukrayna ile Rusya arasındaki barış görüşmelerinin eşiğinde, Biden yönetiminin saçma ve suç teşkil eden bir stratejisi. Böyle bir aptallığın destekçileri misillemeye maruz kalmaya hazır mı?
Bu tür basit, ulusal parlamento tahminleri tamamen gerçek dışıdır. NFP Castets’i destekliyor. Bununla birlikte NFP mecliste en fazla oya sahip olabilir ama çoğunluğa sahip değil. Macron ve RN yanlısı milletvekilleri bu yaz yaptıkları gibi şimdi de Castets’i engellemek için bir araya gelebilirler. Ve NATO Rusya ile barış yapmaya hazırlanmıyor. Trump, ABD-Birleşik Krallık’ın Rusya’ya yönelik bombardımanlarını eleştirmekten kaçınırken, Britanya ve Fransa Macron’un Ukrayna’ya kara birlikleri gönderme çağrısını hayata geçirmek için harekete geçiyor.
İşçiler uyarılmalıdır: Mélenchon’un felakete yol açan gerici ve aptalca politikalarla dolu bir sicili var. Bu yıl, Mélenchon büyük sermayenin Sosyalist Partisi (PS), Stalinist Fransız Komünist Partisi, Yeşiller ve orta sınıf Pablocu Yeni Anti-Kapitalist Parti ile NFP koalisyonunu kurdu. Mélenchon, PS’nin desteğini almak için, NFP programında, Fransız birliklerinin Ukrayna’ya “barış gücü” olarak gönderilmesini, çevik kuvvet ve istihbarat servislerinin güçlendirilmesini ve Gazze soykırımına yönelik eleştirilerin kendi deyimiyle “nehre atılmasını” desteklemeyi kabul etti.
Seçim sırasında Mélenchon, PS ya da Macron yanlısı adayları desteklemek için yüzlerce LFI adayını geri çekti ve Macron-NFP ittifakının aşırı sağı durduracağı vaadinde bulundu.
Mélenchon işçileri “zenginlerin başkanına” tabi kılarak tam tersini elde etti. Macron’un Fransız ordusunun güçlendirilmesi için geçen yıl geçirdiği emeklilik kesintilerine karşı çıkan Fransız halkının yüzde 91’ine ve Rusya ile topyekûn savaşa karşı çıkan benzer büyüklükteki çoğunluğa sırtını döndü. Bunun yerine, Macron ya da PS yanlısı yüzlerce milletvekilinin seçilmesine yardımcı oldu.
Macron seçimlerden sonra Mélenchon ile olan ittifakını bozarak, NFP en çok oyu almış olmasına rağmen Barnier’i göreve getirdi. Barnier için parlamentoda çoğunluk sağlayamayan Macron, başlangıçta Barnier’ye karşı oy kullanmamayı kabul eden aşırı sağcı RN ile ittifak yaptı. NFP Eylül ayında bu demokrasi karikatürüne karşı kitlesel bir protesto düzenledi ve ardından Macron, Barnier ve Le Pen’e teslim oldu.
Şimdi ise Trump’ın seçilmesi ve savaşın tırmanması Avrupa siyasetinde acımasız, aşırı sağcı bir yeniden yapılanmaya yol açıyor. Alman hükümeti Trump’ın zaferinin ertesi günü düştü. Trump, dünyanın en zengin adamı Elon Musk’ı devlet harcamalarında 2 trilyon dolarlık kesinti yapmakla görevli bir ofisin başına getirdi. Avrupa’da toplu işten çıkarmalar ve fabrika kapatmalar artarken, finans piyasaları da Barnier’in bütçeyi geçiremeyeceği ya da Fransa’nın 3 trilyon avroluk borcunu ödeyemeyeceği endişesiyle Fransız devlet borcu üzerinde spekülasyon yapmaya başladı.
Bu durum, yüz milyarlarca avroyu savaşa ve bankaların borçlarını ödemeye yönlendiren Fransız emperyalizmi için yakıcı sorunları beraberinde getirmektedir. Sendika bürokrasileri geçen yıl emeklilik kesintilerine karşı yapılan kitlesel grevleri utanç verici bir şekilde sona erdirmiş olsalar da, patlayıcı bir muhalefetle karşı karşıya olduklarını biliyorlar. Egemen sınıf, Fransız siyasetini yeniden yapılandırabilir ve örneğin Fransa’nın en zengin adamı Bernard Arnault’yu Amerika’daki Musk’ınki gibi emekli maaşlarını ve sağlık hizmetlerini yok etmekle görevli bir devlet dairesinin başına getirecek koşulları yaratabilir mi?
Bu hafta, bu konular egemen çevrelerde tartışılırken, Le Pen aniden Barnier’e verdiği desteği geri çekti ve onu devirmek için NFP ile birlikte oy kullanma sözü verdi. İşçiler bu tür manevralara güvenemezler. Le Pen’in demokrasi ve barışın yeniden doğuşuyla bir ilgisi bulunmuyor. Le Pen’in siyasi atalarının Avrupa’da Nazi yönetimiyle işbirliği yaptığı 80 yıl önceki son dünya savaşından bu yana Avrupa burjuvazisi işçi sınıfıyla en patlayıcı çatışmayı başlatıyor.
Böyle bir durumda işçi sınıfı için geçerli tek bir politika vardır. Avrupa ve uluslararası işçi sınıfı içinde emperyalist savaşa, soykırıma, faşizme ve kapitalist oligarşiye karşı kitlesel, başkaldıran bir hareket inşa edilmelidir. Böyle bir hareket, işçi bürokrasilerinden bağımsız olarak doğrudan tabanda mücadele örgütleri inşa etmeyi gerektirir. Bürokrasilerin iflas etmiş ulusal politikalarının işçi mücadelelerini boğmasına izin verilemez.
İşçiler, borç krizleri ve savaş harcamalarını artırma çağrılarıyla gerekçelendirilen fabrika kapatmaları ve sosyal kesintileri reddetmelidir. Aslında borcun büyük bir kısmı, devlet ve sendika bürokrasileri tarafından bankalara ve büyük şirketlere verilen trilyonlarca avroluk devlet fonlarının kurtarılması yoluyla tahakkuk ettirilmiştir. Halka savaş ve sosyal saldırılar dayatmak için devlet borçlarına karşı spekülasyon yapan bankaların ya da finansman şirketlerinin fonlarına el konulmalı ve faaliyetleri işçilerin denetimi altında kamulaştırılmalıdır.
Böyle bir hareket ancak devlet iktidarının işçilerin mücadele örgütlerine devredilmesi ve iflas etmiş kapitalist düzenin yerine Avrupa’da ve uluslararası düzeyde sosyalizmin kurulması perspektifi temelinde inşa edilebilir.