Mack Trucks’ta çalışan ve tabandan sosyalist bir işçi olarak Birleşik Otomotiv İşçileri (UAW) sendikasının başkanlığına aday olan Will Lehman, Perşembe günü, ABD Michigan Doğu Bölgesi Yerel Mahkemesi’nde bir dava açarak işçilere UAW yönetimi seçimlerinde oy vermeleri için tanınan sürenin 30 gün uzatılmasını talep etti.
Lehman – UAW davası, UAW’yi ve sendikanın mahkeme tarafından yönlendirilen Gözetimini denetlemekten sorumlu olan Yargıç David M. Lawson’a verildi. Dava önümüzdeki Salı günü, 22 Kasım’da görülecek.
Bu dava, tüm seçimin anti-demokratik bir şekilde yürütülmesine bir yanıt niteliğindedir. Bugüne kadar ilk kez yapılan doğrudan seçimler, UAW yönetimini saran büyük yolsuzluk skandalının ardından düzenlenen bir referandum sonucunda gerçekleştiriliyor. UAW Başkanı Ray Curry ve Dayanışma Evi [genel merkez] aygıtı doğrudan seçimlerin düzenlenmesine karşı çıktı ancak sendika üyeleri yüzde 63,7 gibi ezici bir çoğunlukla doğrudan seçim lehine oy kullandı.
Doğrudan seçimleri kabul etmek zorunda kalan genel merkez aygıtı, bu seçimleri tabandaki işçilerin ezici çoğunluğunun katılımını dışlayacak şekilde yürütmüştür. Oylamayı büyük ölçüde devasa UAW bürokrasisini kontrol eden ve ondan geçinen kişilerle sınırlandırmaya çalışmıştır.
Bu nedenle, davanın da belgelediği üzere, üyeler bir seçimin yapılmakta olduğu konusunda bile doğru dürüst bilgilendirilmemiştir. Birçok işçi oy pusulası alamamış ve oy pusulası almak için uzun süren ve çoğu zaman başarısızlıkla sonuçlanan bir sürece katlanmak zorunda kalmıştır. Başka örneklerde ise, bürokrasiyle bağlantılı kişiler birden fazla oy pusulası almış ve bir rapora göre yönetim üyeleri de oy pusulası almıştır. UAW, işçilerin seçimler ve oy pusulaları hakkında e-posta almaları için doğru posta listeleri oluşturmayı kasıtlı olarak reddetmiştir.
UAW yetkilileri, geçici yarı zamanlı işçilerin oy kullanamayacağına dair yalanlar yaymış ve işçileri fabrika dışında adaylarla konuştukları için yasa dışı bir şekilde tehdit etmeye kalkmıştır. Gözetmen ise, UAW Başkanı Curry’nin ekibinin kampanya için sendika kaynaklarını kullanarak federal yasaları ihlal ettiğini tespit etmesine rağmen, işçileri bilgilendirmek ve oy pusulalarının gönderileceği adresleri derlemek için tamamen UAW’nin kemikleşmiş yönetimine güvenmiştir.
Seçmenlerin özgür iradelerinin baskı altına alındığının en açık kanıtı, katılımın son derece düşük olmasıdır. 18 Kasım Cuma günü, oy pusulalarının gönderilmesi için gözetmen tarafından belirlenen son tarihti. Ancak 17 Kasım Perşembe günü itibarıyla bir milyondan fazla işçi ve emekli UAW üyesinin 95.943’ü, yani üyelerin yalnızca yüzde 9’u oy kullanmıştı.
Will Lehman işte bu hileli süreci durdurmak için mahkemeye başvurdu.
Davada belirtildiği üzere, “UAW gerekli bildirimi yapmak için gerekli kaynaklara ve araçlara sahiptir ancak bunu kasten ve inatla reddetmektedir. Sonuç olarak, UAW üyelerinin sadece bariz bir şekilde küçük bir kısmı seçime katılıyor... Daha da rahatsız edici olan, Lehman’ın Gözetmen’e ayrıntılı olarak gösterdiği gibi, seçimden haberdar olan azımsanmayacak sayıda işçinin, çoğu durumda uzun süren ve gayretli çabalara rağmen oy kullanmak için zamanında oy pusulası alamadıkları için seçime katılamamış olmalarıdır.”
Dava dilekçesinde ayrıca, seçim hakkında bilgilendirilmediklerini, oy pusulası almadıklarını, Gözetmen’e defalarca talepte bulunmalarına rağmen oy pusulası alamadıklarını, geçici yarı zamanlı çalışanların (TPT) oy kullanamayacağının söylendiğini ve temel demokratik haklarının ihlal edildiğini bildiren onlarca işçinin ifadeleri de yer alıyor. Birçoğu, aldıkları tek bilginin Will Lehman’ın kampanyasından geldiğini belirtiyor.
Detroit’teki Mack Montaj fabrikasında çalışan bir işçi dava dilekçesinde “Curry ekibi seçimlere hile karıştırmaya ya da seçimleri çalmaya çalışıyor,” diyor ve şunları ekliyor: “Fabrikada seçimle ilgili hiçbir bildirim yok. UAW kimseye oy kullanabileceklerini söylemiyordu. Will Lehman’ın kampanyasıyla tanışana kadar seçimden haberim yoktu.” Stellantis’in Warren Kamyon Montaj Fabrikası’nda çalışan bir başka işçi ise şunları yazdı: “Bu seçimin bu kadar gizli kapaklı olması çok çılgınca. Eğer bildirinizde (Will Lehman’ın bildirisinde) görmeseydik birçoğumuz seçim olduğunu bilmiyor olurduk.”
Dava, durumu düzeltmenin ve adil, demokratik bir seçim yapılmasını sağlamanın tek yolunun oy verme süresini uzatmak olduğunu ikna edici bir şekilde savunuyor: “Lehman’ın ve tüm UAW üyelerinin, bir bütün olarak üyelerin gerçek görüşlerini ifade eden adil bir seçime katılma hakkını güvence altına almak için, seçimin 30 gün ertelenmesi ve böylece tüm uygun üyelerin oy pusulalarını almaları ve bunları kullanma şansına sahip olmaları sağlanmalıdır. Bu Mahkeme ayrıca, Davalıların seçimle ilgili bildirim yapmalarının yanı sıra oy pusulalarını tüm üyelere sağlama amacıyla makul bir şekilde harekete geçmesini talep etmelidir.”
Lehman’ın savı birinci dereceden önemlidir. Eğer işçiler oy kullanma haklarını kullanamıyorlarsa seçimin bir anlamı yoktur. Kendi çıkarları için katılımı mümkün olduğunca düşük tutmak isteyen bir yönetim tarafından kontrol ve manipüle edilen bir seçim meşru değildir.
Will Lehman’ın kampanyası, tabandaki işçiler ile binlerce yüksek maaşlı görevliden oluşan şirket yanlısı sendika bürokrasisi arasındaki büyük toplumsal uçurumu gözler önüne sermiştir. Şirketler Amerika’sının hizmetindeki bürokrasinin oylamayı sabote etme çabası, onunişçileri baskı altında tutan polislik rolüyle uyumludur.
Öte yandan Lehman’ın en temel demokratik hak olan oy kullanma hakkını güvence altına almak için verdiği mücadele, işçilerin aygıta karşı harekete geçirilmesi ve gerçek anlamda demokratik örgütlerin, yani işçilerin bir araya gelerek çıkarları için mücadele edebilecekleri taban komitelerinin kurulması için verdiği mücadelenin bir ifadesidir.
Lehman’ın açtığı davanın sonucu 22 Kasım Salı günü belli olacak. Dünya Sosyalist Web Sitesi, okurlarını dava ile ilgili haberi ve Lehman’ın avukatının video açıklamasını paylaşmaya çağırıyor. Bu davanın otomotiv işçileri ve işçi sınıfının her kesimi tarafından mümkün olduğunca geniş bir şekilde bilinmesini sağlayalım!
19 Kasım 2022